Kayıtlar

Ağustos, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Atılay için...

Resim
                Burdur sene 1991 Aralık ayından bir gün 4 yaşındayım. Annem ve Babam hastaneye gitmişler ben neden evde kalmışım bilmiyorum birden dışarı fırladım. Apartmanda en aşağıdan bağırıyorlar "Berkaaaay gel bak kardeşin geliyor. Koş Berkay koş bak kardeşine" diye. Sevinçten, heyecandan sesin yukarıdan mı? aşağıdan mı geldiğini anlayamıyorum. Bir yukarı bir aşağı bakıyorum ve sonunda bana doğru gelen annem ve kucağında küçücük bir şey. Çarşafların arasında eve geliyoruz. Bir bakıyorum ki minicik çirkin suratlı bir bebek. Öyle bir his kaplıyor ki beni,  sanki bana alınmış gibi hissediyorum. O an çok hoşuma gidiyor burnu, kulakları, suratı çok ufak. Çok seviyorum onu. Onun daha gözleri açık değil... O kadar tatlı, o kadar sevimli bir bebek ki, o hep uyuyor ben hep izliyorum onu. Yavaş yavaş büyüyor. Günler geçiyor ben anlıyorum ki, o benim biricik kardeşim. herseyım hayattakı tek dayanagım tek guvencem Atılay'ım ... zaman gecıyo bız buyuyoruz bız buyuyoruz bırbır

Gürkan İçin...

Resim
Hayatımın her evresinde olduğun için, Her daim ve her zaman yanımda olduğun için, Herkes ağlatırken sen güldürdüğün için, Ağlarken benimle ağladığın için, Gülerken benimle güldüğün için, Her sigara yaktığında bana da yaktığın için, Her yere, her şeye benimle sorgusuz geldiğin için, Yemeyip yedirdiğin için, İçmeyip içirdiğin için, Bir şey alırken banada aldığın için, Her derdini benimle paylaştığın için, Her sevincini benimle paylaştığın için, Ve hatta varını yoğunu benimle paylaştığın için, Sadece kardeş değil, bana ağbi de olduğun için, Yol gösterip, derdime derman olduğun için, Hayatımda olduğun ve olacağın için, Seni Seviyorum Canım Kardeşim. İyi ki tanımışım seni. Hep mutlu kal.

Can İçin...

Resim
Asker çocuğu olmanın faydasını işte şimdi daha net anlıyorum. Çünkü aynı kaderin evlatları olduk ve aynı yerdeydik aynı zamanda biz hiç uğraşmadık kader bizi topladı ve anladı ki bizden gerçek birer kardeş olur. O yüzden biz yolumuzda ilerlerken sürekli önümüze güzel yerler ve anılar çıkardı. e ikimiz de yol yordam bilince anladık birbirimizin içindekini ve sorgusuz sualsiz bekledik birbirimizi o istanbul üniversitesinin bahçesinde.. İşte biz orda başladık hayata seninle, hayatımızı paylaşmaya acısıyla tatlısıyla her daim, her zaman iyi gününde kötü gününde ve hatta hastalıkta ve sağlıkta and içtik birbirimize karşı gönülden kardeşimin yanında olucam son nefesime kadar dedik ve aradan tam olarak rakam veremsemde saat gün olarak, 8 sene geçti Can'lı geçen 8 sene sürekli bir crank durumu olsada veya die hard hiç bir zaman "nabıcaz lan şimdi " demeden direk çözümler üretmeye başlardık ankaraya geldiğim günlerde bana kol kanat açıp yemeğini içkisini suyunu

Yiğit İçin...

Resim
     Hayatta her insanın karşısına her zaman iyi insanlar çıkamayabiliyor bazen fakat, çıktığında ve hele bir de senin gibi biriyse işte o zaman sırtı yere gelmiyor ...      Bu zamana kadar yani seni tanıdığımdan bu yana hiç sırtım yere gelmedi hacı yatmaz gibi dolanıyorum ortada sayende :) her geçen gün daha da iyi anlıyorum daha da iyi öğreniyorum kalbindeki temizliği yüreğindeki bolluğu içindeki sevgiyi saygıyı ... işte bu yüzden bence ismin sana cuk diye oturmuş bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın sen bile bazen diyorsun ya bende mi sorun diye seninle alakası yok 4'4lük adamsın aksini söyleyecek varsa da seni tanımamış derim. Sayısalı tutturduğunda neler yapacağını anlatman, hayallerin, istediklerin, elde ettiklerin, yaşadıkların hepsini hayranlıkla dinliyorum ve biliyorum ki, ne olursa olsun sen adamı yarı yolda bırakmazsın gerçek bir dostsun kardeşim :) beni soktuğun ortamlar taksım geceleri sırf ben tavşan gibi olayım diye kalıp şeklinde uyuyor numaraları yapman saatlerce

Acil Şifalar

Resim
-Acil Şifalar- Bahçe kapısından sızdılar aralık kalmış neresi varsa hayatımın Bünyede bastırılmamış ne kadar isyan varsa ordan Daha asitli bir yalnızlık için dilek tutuyorum şarkılara Sıradaki benim şansıma diyorum haberler başlıyor birden Benden hazin biçimde bahseden, Kumsalların istenmeyen kaç kum tanesi varsa önde gideniyim her tazzikli akışta Gitme diye yalan bile söylerim, yerini söylerim ne saklamışsan kal diye Bu yazı serin tutalım diye çıplak tenlerde gece yarısı tatlı bir soğukluk olsun diye Her sevişme aramızdaki her üryan gelişme Hem gidenedir bu şiir, hem gelecek olana o da biraz oyalanıp gider nasıl olsa Hep haberler başlayacak biliyorum hangi şarkıyı seçsem şansıma şimdi şifa niyetine giriyorum sulara mavisine değil denizin sade tuzuna.

Farkındacılık

Resim
Enteresan bir durum bu aslında , ne yazıcağıma karar vermeden başladım bunları yazmaya fakat şuan aklıma gelen bir şeyden bahsetmek istiyorum... Daha önce hiç Türk Sanat Müziğini anlamaya çalıştınız mı ? çoğu zaman meyhanelerde dinlenilen ya da büyük aile toplantılarında ( ki bunlar çoğunlukla alkollü ortamlar olur) gerçi sizde öylemidir bilemem ama benim ailem alkol almayı sever yer yer, zaman zaman ortamına göre.. çoğu zaman misafirin yakınlık derecesine göre ilk başlarda çay pasta börek ile giriş yapan ev sahibi bizimkiler daha sonradan erkeklerin " yaa birer kadeh viski içeriz değil mi X ? demesiyle evdeki hanımların hemen o sofranın üstünü birden mezeler,bardaklar ve o ortam için gereken binimum araç gereç ve gıdayı hazırlamaları ( ki buda inanılmaz bir durumdur nasıl bu kadar pratik ve hızlı olabiliyorlar şaşırıyorum resmen )bu gerek bir bardak viski gerekse bir duble rakı ile başlanılan konuşma ve ortam birden " yaa dur ben bir büyük daha alıyim bu yetmiycek bize &

Rüya Gibi.

Resim
İnsan her uyuduğunda rüya görürmüş diyorlar. Bunu biliyor muydunuz ? Ben bir kaç senedir biliyorum bunun böyle olduğunu ve rüya görmenin çoğu zaman çözülemediği bir gerçek olduğu konusu üzerinde bazen aklıma abuk subuk şeyler geliyor. mesela çok uzun bir rüya gördüğünü zannediyorsun fakat en fazla süren rüya 2 saniye bile değilmiş. Çok garip bir zaman kavramı bence bu, o kadar olay gerçekleşiyor rüyanda ve birden uyanıyorsun uzun bir rüya gördüğünü zannediyosun ya işte o bile 2 saniye değil. Çok acayip bir durum ya benim aklım pek almıyo bu konuyu açıkcası. Birde şöyle birşey var örneğin; rüyanda gördüklerin bilinç altındakiler mi ? gerçekleşmiş olanlar mı ? yoksa gerçekleşicek olanlar mı ? yani insan gerçekten rüyasında kendisinin yada bir başkasının geleceğini görebilir mi ? Bazıları der ya " ben bu olayı rüyamda görmüştüm " diye garip bazende bu yüzden dejavu oluyoruz falan garip bir olgu bunlar aslında değişik bir enerji şekli.Heleki bazı rüyalarımız ne kadarda gerçekç

I met The Taksim

Resim
Ahh Taksim ahh... Bu taksim ,beyoğlu çok garip bir semt. Uzun uzadıya kendi gözlerimden ve yaşadığım bazı olayları buraya aktarmak istiyorum. Hayatımın çok garip saatleri bu semtte yaşadım diyebilirim çünkü. Ne kadar gariplik varsa hepsi bu semtin ve o uzun sokağın içinde barınmış adeta. Taksimi mutlaka bilenleriniz var hatta ben gibi başından milyon tane olay geçmişlerinizde vardır. Ama dur ben benimkileri anlatıyım sonra sende bi ara senin yaşadıklarını anlatırsın. Benimkiler genelde komik oldu hep çünkü biraz gülmek istiyorum tekrar hatırlayıp. Biraz Taksimden bahsetmek istiyorum benim için , taksim nedir ? sorusunun cevabını anlatıyım sana. İlk olarak taksim dediğin zaman aklıma uçsuz bucaksız bir eğlence ortamı geliyor tabi ki , fakat bunun yanı sıra korktuğum şöyle bir şeylerde var. Taksimde hayatının aşkını belkide evleniceğini kızı/erkeği bulabilmen mümkün bence ama aynı zamanda belkide hayatına son vericek adamın yada kişinin karşına çıkma olasılığıda çok yüksek. Çok fazla

My Fuck'n Playlist

Resim
(1). Boards Of Canada- Dayvan Cowboy http://www.youtube.com/watch?v=A2zKARkpDW4 (2). Him - Love you,Like I do http://www.youtube.com/watch?v=qS3mAbzOxFg (3). Dj Tiesto - Beautiful Things http://www.youtube.com/watch?v=PPUHmpEVVFc (4). Dj Tiesto - Dreaming http://www.youtube.com/watch?v=3RPQxLR8f-Q (5). Dj Tiesto - Just Be http://www.youtube.com/watch?v=PkX1BMCT9yE (6). Frank Sinatra- My Way http://www.youtube.com/watch?v=8m0dJXtwwiY (7). Limp Bizkit - Lonely World http://www.youtube.com/watch?v=PZi6m3zDYFo (8). Limp Bizkit - Everything http://www.youtube.com/watch?v=wj89IfVoIzU (9). Teleton Tel Aviv - What İt Was Will Never Again http://www.youtube.com/watch?v=uLUTvzV4678 (10). Telefon Tel Aviv - Sound İn A Dark Room http://www.youtube.com/watch?v=vYnmP8HOZ00 (11). Above&Beyond - Can't Sleep http://www.youtube.com/watch?v=P4HPSZuS2HQ (12). Karen Overtoon - Your Loving Arms http://www.youtube.com/watch?v=qVRpsyM6TQ0 (13). Anathema - Reg

Sevgi Duvarı

Resim
Kör karanlıklarda açardık paslı gözlerimizi Dilimizde akşamdan kalma bir küfür Salonlar,piyasalar, sanat sevicileri Derdim, günüm insan arasına çıkarmaktı seni Yakanda bir amonyak çiçeği Yalnızlığım benim sidikli kortezim Ne kadar rezil olursak o kadar iyi Kumkapı meyhanelerine dayandık Önümüzde altınbaş, altınzincir fasulye pilakisi Ardımızda görevliler,ekipler,hızır paşalar Sabahları çöplüklerde açardık gözlerimizi Öyle açık öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri Çöpçülerin elleriyle okşardım seni Yalnızlığım benim süpürge saçlım Ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi Baktım gökte bir kırmızı uçak, bol çelik bol yıldız, bol insan Bir gece sevgi duvarını aştık Öyle açık öyle seçikti ki düştüğüm yer Baş ucumda bir sen vardın birde evren Saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi Yalnızlığım benim çoğu türkülerim Ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi.

2 Saniyelik Rüyam da

Bugün çok güzel bir gündür benim için. Perşembe günü, okul hayatımın en güzel ders programının olduğu dönemi yaşıyorum sanırım bu dönem o yüzden mutluyum çok. Mükemmel hocalar ve mükemmel dersler seçtim kendime tabii uykumdan fedakârlık yapıp gidebilirsem. Neyse, bugünde o güzel perşembelerden biriydi uykusuz gittim okula litografi dersin vardı. Bu litografi nedir yaa? diye soranlara taş baskı falan diye anlatıyorumda taşa baskımı yapıyosunuz diye soru geliyo. Bu taş baskı biraz patates baskı gibi bişey ama bunda taşa şekil vermiyosun 20 kiloluk blog taşlar var üstlerina asetat kalemle çizim yapıyosun sonra merdaneyle boyuyosun taşı ve sonra üstüne kağıt pressliyosun o boyalı desen kağıda çıkıyo falan herneyse işte amma çok konuşuyorum lan böyle bloglarda falan kısa kesip özetliycem hemen. Bu Perşembe günüm mükemmel geçti halada geçiyo diyebilirim. Sabah archive diye bi grupla tanıştım sinan hocamın sayesinde archive müziği eşliğinde "kendimce" şahaser yaa bu dediğim çalışm

Biz İnsan Taşıyoruz

Resim
     Ne zaman evden dışarı çıksam bir yere gitmek için illa tekerleri olan bir şeye binmek zorunda olduğumu fark ettim. Daha önceden böyle bir şey dikkatimi çekmemişti çünkü, o zamanlar çorluda oturuyorduk ve çorluyu bilenleriniz anlar ne demek istediğimi orda bırakın taksi kullanmayı araba kullanmayı insanlar minibüslere bile sırf bir yerden bir yere giderken yorulmamak için, üşendiklerinden veya elbisem müsait değil falan gibi lüzumsuz sebeplerden dolayı talep ediyorlar veya hızlı ulaşım sebebiyle. Çorluda yaşadığım zaman zarfında minibüs’ü çok kullandım aslında bende diğer insanlar gibi ama nedense kim yürüyecek yaa gel şuradan atlar gideriz şeklinde cümleler kurulduğu için bindik her seferin fakat binmesek te çok az bir mesafe yürüyerek eve gidebiliyorduk ki gidiyorduk ta..      İstanbul'a geldiğim zamandan beri daha hiç şuradan şuraya yürüdüm diyemedim. Aslında yürümeyi seven biriyim yürürken sıkılıyorum daralıyorum bazen sırtım falan ağrıyor çok yürüyünce fakat severim yani.