Diyalog


 - Diyalog - 

     5 farklı cümle kurup, istediğimi anlatamadığımı düşünüp sustum. 5 saniye önce. Az önce neyden bahsettiğimi hatırlamıyorum bile. Umursamıyorum da bunu. Ne güzel bir sahil ve deniz esintisi. Az önce geçen vapur son vapur muydu adalara? Bak hala ağır ağır gidiyor. Görüyorsun sende demi. Çok fazla kar yağıyor. göremiyorum net bir şekilde ama evet orada bir ışık süzmesi var. Bu havada nasıl gider vapur. Vapurlar hep bir yerlere gider. Deniz izin verdiği sürece. Hava soğumaya başlıyor. Deniz feneri tam 9 defa yanıp sönüyor. Daha öncede saymıştım evden. Neden saydığımı bilmiyorum merak sanırım. Beraber sayabiliriz. Saçlarında ki kar tanelerini görebiliyorum. Hemen eriyorlar ama saçında ki karlara dokunmak çok farklı bir his. Hava daha da soğuyor.

- Üşüyor musun?
-- Biraz, ama iyiyim şimdi.
- İstersen montumu verebilirim sana. Ya da atkımı. İstediğin neyse onu söyle.
-- Üşürsem söylerim, ama şuan iyiyim sağol.
- Tamam. Israr etmiycem. Etmem biliyosun. Yanında ki şişeyi uzatır mısın biraz daha şarap istiyorum.
-- Çok içmedin mi sence?
- Lütfen bana karışma, şuan içmek istiyorum.

Sessizlik.

- Bana bir şeylerden bahseder misin ?
-- Ne gibi bir şeyden mesela?
- Umurumda bile değil, sadece bana aklına gelen bir şeyden bahset.
-- Sana kendimden bahsetmemi ister misin ?
- Hayır.
-- Senden bahsetmemi?
- Bana beni anlatabileceğini mi ima ediyorsun ?
-- Seni tanıdığımı düşünüyorum.
- Pekala, seni dinliyorum.
-- Şuan ki durumdan anladığım kadarıyla alkolü seviyorsun. Özellikle kırmızı şarabı.
- Aslında diğer içkileride severim ben.
-- Biliyorum ama kırmızı şarap daha bir kadınsı sende. Daha bir çekici.
- Sanırım. Bunu daha önce böyle düşünmedim. Daha farklı havası var sanki.
--Senin yanında olmam seni mutlu ediyor mu?
- Evet, bunu daha önce düşünmüştüm. Seninle konuşmak hoşuma gidiyor. Bana iyi geliyorsun.
-- Ne gibi mesela?
- Sanırım beni anlatıyordun. Beni mi dinlemek istiyorsun?
-- Sesin hoşuma gidiyor. Biraz konuşsana. Sen bir şeylerden bahset istiyorum.
- Beni mutlu etmek sorun değil. Ben senin gibi kendi kendine mutlu olabilirim. Sadece ilgimi çek istiyorum.
-- İlgini yeterince çekmiyor muyum?
- Demek istediğimi yanlış anlıyorsun sanırım. İlgi manyağı biri değilim. Sende öyle olma.
-- Ne yapmam gerekiyor ilgini çekmek için.
- Kadın ol. Yanımda doğal ol. Olabildiğince kendin ol. Çıldırmalıyım sana baktığımda.
-- Doğallığı çok sevdiğini biliyorum. Bunu daha öncede söylemiştin.
- Sürekli aynı şeylerden bahsediyorum sanırım. Ama lütfen benle açık ve doğal ol. Utanma.
-- Utanmıyorum. Ama biraz çekindiğim doğru.
- Buna sebep benim sanırım. Ne yapabilirim rahat olabilmen için.
-- Rahatım aslında senin yanındayken. Sadece çok fazla kendim olamıyorum. Öyle hissediyorum.
- Aşarsın zamanla. Sarılmak ister misin bana ?
-- İsterim. İçten ve derin bir sarılış belki daha da rahatlatır bizi.

Uzun bir sarılış.

- Ne güzelmiş parfümün. Teninle birlikte daha bir anlam kazanmış.
-- Teşekkür ederim.
- Ben kokulara hassas birisiyim. Bu koku hep seni anlatacaktır bana. Ne kadar hafif ve etkileyici bir koku. Sana biraz bundan bahsetmek istiyorum. Lütfen lafımı bölmeden dinle beni. Biliyorsun lafımın bölünmesi hoşuma gitmiyor. Ve tüm dikkatini ben konuşurken bana ver, zira dikkatinin dağıldığını anlarsam senden uzaklaşırım. Sıkıcı da olsam lütfen sabret ve dinle beni. Sıkıldığında çekinmeden söyle ama yanlış anlamam. Aksine daha da mutlu olurum.
-- Peki dinliyorum seni. Biraz daha şarap doldurur musun bana?

Bir bardak daha doldurulur.

- Seni pek arayıp sormuyorum. Buna alınıyor olabilirsin. Beni yanlış anlıyor ve hakkımda yanlış fikirler ediniyor olabilirsin. Fakat bu maalesef benim bir huyumdur. Ben pek arayıp sormam. Bu düşünmediğimden aklıma gelmediğinden değil. Gerçekten değil. Sadece senin bana olan merakını ve ilgini görmek isterim. Hani derler bilirsin, 1 adım atana 10 adım atarım diye. Benimki biraz öyle. Lütfen konuşurken temas et bana. Vücudumun her hangi bir yerinde hissedeyim varlığını. Saate bakmadan benim  yaptığım gibi mesaj at bana. Ara hatta. Hatta, sana geliyorum de bana. 5 dakikalık bir sarılmaya bile varım sessizce.

Bir kadeh daha doldurulur.

- Senden sıkılmam ve bıkmam mümkün değil. Yeter ki  içten ve doğal ol bana karşı. Beni çok iyi tanımıyorsun. Tanıyamazsın da zaten. Bende seni yeteri kadar tanımıyorum ama bunu umursamıyorum inan. Güzel bir yüzün, fikirlerin, düşüncen, parfümün ve samimiyetin var. Daha sende güzel olan bir kaç şey daha var ama hepsini söylemek istemiyorum. Sadece bana uzak kalmanı istemiyorum.

Bir sigara yakılır.

- Aklına geldiğimde bana da bunu söyleyebilir misin? Sadece bunu söylesen yeter. Çünkü sen yapmazsan bende yapamam. Senin bana bu kapıyı açman gerekiyor. O kapıyı açabilmelisin ki bende sana daha açık olabileyim. Lütfen söylemek istediğin bir şey olduğunda saate bakma. Söyle direk. Çünkü ben öyle yaparım.

Adalara giden vapur yorgun bir şekilde geri dönüyor. Yorgun.

Sana bakıyorum. Hafif esen rüzgar parfümünü suratıma vuruyor. Nasıl güzel kokuyor tenin.

Bir kez daha derin derin ciğerime çekiyorum.

Tam şurada duruyorsun artık.

Bilmiyorsun bunu.







Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yaşlılar

Edokta Bir Kış Gecesi

NEDJİMA